• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/vehbiaksit
  • https://api.whatsapp.com/send?phone=5321561576
  • https://www.twitter.com/vehbiaksit
  • https://www.instagram.com/vehbiaksit
  • https://www.youtube.com/channel/UC5S_skAvSgjSjx7-XW1KjAw
VEHBİ AKŞİT

Vehbi Akşit Çekmeköy Müftüsü

Kategoriler
Site Haritası
ŞİFÂ-İ ŞERİF DERSLERİ




Saat
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.304532.4339
Euro34.423434.5613
Aile Hayatı

Fransızca Site

İngilizce Öğreniyorum
Kaleiçi Camii sanal tur
Adım Adım Hac
İbrahim Halveti
ibrahim halveti
Vav ve Elif

İstanbul'un Fethi

İSTANBUL’UN FETHİ

 

Tarihin altın sayfalarında yer alan önemli hadiselerden birisi de şüphesiz İstanbul’un Fethi olayıdır.

Her sözü ve hareketi hak, her haberi doğru olan Sevgili Peygamberimiz (S.A.V.), nübüvvet nuru ile yüzyıllar sonra meydana gelecek tarihi olaylara ışık tutmuş ve İstanbul’un fethedileceğini haber vererek şöyle buyurmuştur:

“İstanbul (Kostantiniyye) elbettte fetholunacaktır. O’nu fetheden komutan ne güzel komutan ve onun askeri de ne güzel askerdir.” Ahmed b. Hanbel, IV, 335; Fethu’l-Kebir, c.3/9; Feyzu’l-Kadir, 5/262)

Sevgili Peygamberimizin inanan kalpleri fetih aşkıyla yakan bu ilahi çağrısına nail olmak isteyen pek çok komutan, İstanbul’u fethetmek için seferler tertip etmiştir. İslâm dininin hayat nizamı ve adalet ilkesi üzerinde kurulan ve bu yıl kuruluşunun 700. Yılını kutladığımız Osmanlı Devleti’nin, yüce peygamberimizin izinde yetiştirilmiş 22 yaşındaki 2. Mehmed, Peygamberimizin “O ne güzel komutandır” müjdesine nail olarak, kendini “Fatih”, Kostantiniyye’yi de bundan 546 yıl önce 29 Mayıs 1453 tarihinde “İstanbul” yapmıştır.

İstanbul’un Fethi, iman ile küfür mücadelesinde, imanın küfre mutlak bir galibiyetidir. İstanbul’un Fethi, bütün yıkıcılık ve bozgunculukların kaynağı olan şirk ve küfür cephesinin de tarihte eşine rastlanmayan bir hezimetidir. Bu fetih, canını, mübarek dinin ve vatanın emrine amade kılmış, malını İslâm’ın zaferi için feda edenlerin bizlere büyük bir hediyesidir.

Molla Gürânî, Molla Hüsrev ve Akşemseddin gibi ulemadan feyz alan ve böylece kalbi imanla ve azimle dolan, tarihin pek az gördüğü bu genç hükümdar; çağ açıp kapayacak olan dev toplar döktürmüş, Bizans’a boğazdan gelecek yardımı önlemek için Rumeli Hisarı’nı yaptırmış, gemileri Dolmabahçe sırtlarından kızaklarla yürüterek Haliç’e indirmiş, surların altına tüneller açtırmış ve yine surların dibine tekerlekli kuleler yaptırmıştı.

Artık zaman 6 Nisan 1453 Cuma gününü gösteriyordu. Cuma namazı kılındı ve İstanbul, karadan ve denizden kuşatıldı. 53 günlük bir kuşatmadan sonra 29 Mayıs 1453 Salı sabahı tan yeri ağarırken Ezan-ı Muhammedi okundu. Sabah namazı kılındı. Namazdan sonra okunan Fetih suresi huşu içinde dinlendi. Fatih Sultan Mehmed: “Ya Rabbi! Sana lâyık olmaya çalışıyorum” diye niyazda bulunuyor, ordunun ön saflarında yer alarak askerin maneviyatını kuvvetlendiriyor, nur yüzlü büyük alim Akşemseddin Hazretleri de, başı açık bir şekilde secdeye varmış dua ediyordu.

Henüz güneş doğmamıştı ki, Allah Allah sedaları, tevhid, tekbir sesleriyle hücum başladı. Bizans sallanıyordu. Surlar çatırdıyordu. Fatih’in yaptırdığı Şahi adı verilen topların açtığı gedikten Türk erlerinden, gönlü Allah için çarpan Ulubatlı Hasan, sancağı surların üstüne dikti, arkasından gelen 30 neferle birlikte tekbir sesleri getirerek şehit oldular. Fakat sancağı yere düşürmediler. Artık İstanbul alınmış, güneş bir başka doğmuştu. Açılan gediklerden, mehter sesinin verdiği huzur ve heyecanla ordu, surların içine dalıyor, kale burçlarında artık Türk sancakları dalgalanıyordu. Yanık sesli hafızlar ezan sesleriyle gökyüzünü çınlatıyordu. Bu güzel manzarayı gören Fatih, atından yere atlayıp şükür secdesine vardı.

Çeşitli bakımlardan 29 Mayıs 1453 tarihinde İstanbul’un fethedilmesiyle, orta çağ kapanmış ve yeni bir çağ açılmıştır. Türk tarihinin en müstesna olayı olarak kabul edilerek de, Feth-i Mübin denilmiştir.

İstanbul’un fethi, siyasi yönden ve neticeleri bakımından dünya tarihine kesin ve silinmez damgasını vurmuş bir zaferdir.

Bu vesile ile, İstanbul’u bize bahşeden büyük Türk hakanı Fatih Sultan Mehmed’i ve onun kahraman ordusunu minnetle anıyor, bu güzel vatan için canlarını feda eden bütün şehitlerimizi rahmetle, gazilerimizi de şükranla yad ediyoruz.


Yorumlar - Yorum Yaz
30 Cüz ve Mesajlar
Ses Gazetesi Yazılarım
Hadislerle İslam
Günlük Program
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi1
Bugün Toplam209
Toplam Ziyaret3612828

Uymazsan Trafige

Dini Bilgiler
Google Translate
Her Güne Bir Ayet ve Hadis

Siyer Araştırmaları Merkezi



İslam Ansiklopedisi
Hava Durumu
Diyanet Namaz Sitesi
Diyanet PDF
Kuran Elif Bası