• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/vehbiaksit
  • https://api.whatsapp.com/send?phone=5321561576
  • https://www.twitter.com/vehbiaksit
  • https://www.instagram.com/vehbiaksit
  • https://www.youtube.com/channel/UC5S_skAvSgjSjx7-XW1KjAw
VEHBİ AKŞİT

Vehbi Akşit Çekmeköy Müftüsü

Kategoriler
Site Haritası
ŞİFÂ-İ ŞERİF DERSLERİ




Saat
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.451532.5815
Euro34.684134.8231
Aile Hayatı

Fransızca Site

İngilizce Öğreniyorum
Kaleiçi Camii sanal tur
Adım Adım Hac
İbrahim Halveti
ibrahim halveti
Vav ve Elif

Kimsesiz Çocuklara Sahip Çıkmak

Kimsesiz ve Yetim Çocuklara Sahip Çıkmak

(Mâûn Suresi)

Muhterem Müslümanlar

Bugün, Allah’ın emrini yerine getirmek için, Allah’ı zikretmeye, O’nu anmaya koşun[1], ayeti gereği camileri doldurdunuz. Alış-verişi, ticareti bıraktınız ve şimdi buradasınız.

Bugün sizlere,  hepimizin her gün namazlarımızda okuduğumuz bir sureden, Maun Sûresi’nden  ve Allah’ın biz kullarına bir uyarısından bahsetmek istiyorum:

“Ey Muhammed! (a.s.) dini (ahiret cezâsını) yalanlayanı gördün mü? İşte o; öksüzü itip kakar, yoksulu doyurmaya önayak olmaz. Şu namaz kılanların vay hâline! Ki onlar; namazlarından gaflet ederler (kıldıkları namazın değerini bilmez, ona önem vermezler) Onlar gösteriş (için ibadet) yaparlar. (Basit ev gereçlerini ödünç vermek gibi) en ufak bir yardımı esirgerler.” [2]

Mâun Suresi, “namaz sûreleri” dediğimiz kısa sûreler arasında bulunuyor. Hemen hepimiz günde en bir defa bu sûreyi okuyoruz diyebiliriz. O halde bu yaman uyarı hiç de uzaklarda değil; hemen yanıbaşımızda, içimizde duruyor. Namaz sûrelerinden tanışıklığımız var onunla. Bunun anlamı şudur: “Ey mü’min, hele bir bak! Şu din gününü yalanlayanı gördün mü?... Yazıklar olsun ona; şu, namazından gâfil olana dikkat ettin mi?”

Sonra, böyle olanların bâriz vasıfları sıralanıyor. “Yoksulun elindeki lokmaya tamah etmek, yetimleri hor ve hakir görmek ve ileri derecede cimrilik. Bunlar, komşular arasında alınıp verilen en değersiz eşyayı bile bir insana vermekten imtinâ ederler. Koyu bir bencillik, gözleri bürüyen bir hırstır onların içine düştüğü, tam bir menfaatperestlik…Çevrende bulunan böyle insanlara ibret nazarıyla bakmalısın. Gördün mü? Gördün de tanıdın mı onları?

Her gün belki defalarca yüz yüze olduğumuz bu ilahi uyarıyı nasıl algıladığımıza bir bakalım. Nefsimizi şöyle bir yoklayalım. Hesaba çekilmeden önce kendimize sorular soralım: “Gördün mü?” suâlinin ardı sıra sayılan vasıflara yakın durup-durmadığımızın ürpertisi, yüreğimiz titretiyor mu? Herkesten evvel kendimizi şöyle bir silkeleyelim. Çünkü Mâun Sûresi’nde Hazreti Allah, Peygamberine yaman bir soru soruyor, onun ümmetini sarsıyor: “Gördün mü şunları?” diye uyarıyor. Yetimi hor gören ve yoksulu gözetmeyenlere dikkat çekiyor.

Aziz Mü’minler!

Her gün namazlarımızda okuduğumuz Mâun Suresi’nin anlamını yeniden dikkatlice okumayı, okuyup şunun gibi düşünmeyi deneyelim. “Bu sûreyi her okuyuşumda en baştaki o muazzam soru ile sarsılıyor muyum, o suâilin ağırlığı yüreğimi titretiyor mu?” Toplumun şefkat ve ilgiye en çok muhtaç olan iki kesimi ile, yoksul ve yetim çocuklarla gereğince ilgilenmediğim takdirde hesap gününe olan inancımda bir örselenme olur mu?” sorusunu kendime soruyor muyum? “Veyl” sesindeki “Yazıklar olsun” uyarısındaki, “Vay onların haline” ikazısındaki  ürpertiyi duyabiliyor muyum?

Namaz kılarken bu iki uyarının ağırlığından yüreğimin kalktığı, benzimin sarardığı anlar oluyor mu? Yoksa bunları hep daşarıda birilerinde; inkârcılarda, münafıklarda arama kolaycılığına mı kaçıyorum?

Oturduğunuz mahallede, sokakta başı okşanacak kaç yetim, kaç yoksul biliyor, tanıyorsunuz? Onlarla ilgili şimdiye kadar ne yaptınız? Ne yapmayı düşünüyorsunuz? Şimdi hep birlikte Hazreti Allah’ın bu ilahi görevi için bir şeyler yapmaya çalışalım.

Bize toplumun bir emaneti olan yetim ve kimsesiz çocuklar bizim cennetimiz olabilir. Peygambere komşu olmanın yolu yetim ve kimsesiz çocuklara sahip olmaktan geçiyor. O halde, Mâun Sûresi bizi kendimize getirmeli, sarsmalı ve hemen hiç vakit kaybetmeden harekete geçmeliyiz.

Sevgiye hasret, şefkate muhtaç olan yetim ve kimsesiz çocuklara sahip çıkalım. Ağlamasıyla arşın titrediği yetimlerimizin dertlerini dindirelim.

Hutbemi bir hadis-i şerif meali ile bitiriyorum:

Sehl İbnu Sa\'d (radıyallahu anh) anlatıyor: Resûlullah (aleyhissalâtu ve’s-selâm) buyurdu ki: "Ben ve yetime bakan kimse cennette şöyleyiz" Orta parmağı ile baş parmağını yan yana getirip aralarını açıp kapayarak işaret etti."[3]


 

[1] Cuma Suresi, 62/9.

[2] Maun Suresi, 107/1-7

[3] Tirmizî, Birr, 14, (IV, 321)


Yorumlar - Yorum Yaz
30 Cüz ve Mesajlar
Ses Gazetesi Yazılarım
Hadislerle İslam
Günlük Program
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi2
Bugün Toplam111
Toplam Ziyaret3615741

Uymazsan Trafige

Dini Bilgiler
Google Translate
Her Güne Bir Ayet ve Hadis

Siyer Araştırmaları Merkezi



İslam Ansiklopedisi
Hava Durumu
Diyanet Namaz Sitesi
Diyanet PDF
Kuran Elif Bası